HALEP ORADAYSA ARŞIN BURADA…
“Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.”ATATÜRK
Ülkemizi son altmış yılda yönetenlerin çoğunluğu hep kolay yolu seçti. O kolay yol ülkemizi bugünkü hale getirdi. Ülkemizin geleceğinin geçmişten daha aydın, daha özgür, daha mutlu olabilmesi, Türkiye’nin okuyan, düşünen, soran, sorgulayan özgür bireylerden oluşması mümkündür. Bunun için herkes kendini sorumlu hissederse ve bu güzel işe katkıda bulunmaya çalışırsa olmazlar oldurulabilir. Eğitim, her zaman sahibini, peşinden takip eden bir servettir.
Bilen bilmeyen ahkâm kesiyor. Herkes konuşuyor. Hızını alamayan 12 saat kesintisiz konuşuyor. Bence iş konuşmada değil uygulamada olmalıdır. Ülke bizim, vatan bizim, çocuklar bizim. Onların iyi yetişmeleri ortak arzumuz. Ama 60 yıldır Ülkemizin eğitim sisteminde denemediğimiz kalmadı. Her iktidar değişiminde düzeltme adı altında bir şeyler yapılamak istendi. Her yapılan daha sonra ağır bir şekilde eleştirildi. YETER ARTIK YAZBOZ TAHTASI NA SON VERELİM. Bize uygun insanımızı kucaklayan bir sistem üzerinde anlaşalım ve geç kalmadan uygulayalım. Kaybettiklerimiz bizim çocuklarımız.
Ülkemizin Eğitim sistemindeki gerçeklere bakalım. PISA Araştırma Sonuçlarına Göre Türkiye nin durumunu inceleyelim.
Uluslararası Eğitim Başarısını Değerlendirme Kuruluşu (Türkiye üyedir) – IEA (International Association for the Evoluation of Educational Achievement) tarafından uygulanmış olan Uluslararası Öğrenci Başarısını Belirleme Programı – PISA (Program for International Student Assessment)Çalışmaları objektif prensipler ihtiva eden yapıdadır.
PISA test ve anketleri 2003 yılının Mayıs ayında, PISA Yürütme Merkezi tarafından belirlenmiş ölçü ve kurallara göre, yedi coğrafi bölgeden temsili yöntemle seçilmiş, 12 ilköğretim okulun ve 147 lisede, 1987 doğumlu 4855 öğrenciye uygulanmıştır.
2004 yılı aralık ayında açıklanan sonuçlara göre Türkiye:
Matematikte, 41 ülke arasında 34. ve 29 OECD ülkesi arasında 28.
Okuma becerisinde 41 ülke arasında 33. ve 29 OECD ülkesi arasında 28.
Tabiat bilgisi ve problem çözme becerisinde de 29 OECD ülkesi arasında 28. oldu. Matematik, okuma ve tabiat bilgisi becerisinde Finlandiya; problem çözme becerisinde ise Güney Kore birinci oldular.
Matematik becerisinde, ilk ona giren ülkeler sırasıyla şunlardı: Finlandiya, Güney Kore, Hollanda, Japonya, Kanada, Belçika, İsviçre, Avustralya, Yeni Zelanda, Çek Cumhuriyeti
Okuma becerisinde ilk ona giren ülkeler sırasıyla şunlardı: Finlandiya, Güney Kore, Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda, İrlanda, İsveç, Hollanda, Belçika, Norveç
PISA araştırmasında okuma becerisini ölçme ve değerlendirme önemli bir yer alıyor. Okuma testleri, öğrencilerin okuduğu bir metinden bilgi edinme; okuduğu metni yorumlama; günlük hayatın çeşitli durumlarına ilişkin metinleri anlama ve anladığını yeniden uygulayabilme becerilerini ölçmeyi amaçlıyor.
PISA araştırmasına katılan ülkelerin okuma becerisi 2003 yılında 40 ülke içinde Finlandiya 1 Türkiye 33, 2006 yılında 30 ülke içinde Güney Kore 1Türkiye 28, 2009 yılında 34 ülkede Güney Kore 1 Türkiye 32. Sırada yer almıştır.
PISA 2006’ya 30 OECD ülkesi ile 27 OECD ortağı olmak üzere toplam 57 ülke katıldı. 400 000 öğrenciye test uygulandı.
PISA 2009’a 34 OECD ülkesi ile 31 OECD ortağı olmak üzere toplam 65 ülke katıldı. 470 000 öğrenciye test uygulandı.
2006 PISA sonuçlarına göre Türkiye , matematikte 56., okuma becerisinde 56. tabiat bilgisi becerisinde 56. oldu.
2009 PISA sonuçlarına göre ise , matematikte 64., okuma becerisinde 64. tabiat bilgisi becerisinde 64. oldu.
TIMSS-R Uluslararası Matematik Fen Bilgileri testi
Bu test, ilköğretimin sonuna gelmiş öğrencilere uygulanıyor. Öğrencilerin matematik ve fen bilgilerini ölçüp değerlendirmeyi amaçlıyor. 1995’te 41, 1999’da ise 38 ülkede bu test-sınav yapılmış. Türkiye 1999 yılında yapılan sınava katılmış. Öğrencilerimiz 38 ülke arasında, matematikte 31. fen bilgilerinde ise 33. olmuştur. Dört yılda bir yapılan bu sınava Türkiye bir daha katılmamıştır.
PIRLS / IGLU Uluslararası İlkokul Öğrencileri Okuma ve Anlama Testi
Bu test-sınav ilkokul 4. sınıf öğrencilerine uygulanıyor. Öğrencilerin okuma, kavrama, okuduğunu kavrama becerilerini ölçmeyi amaçlıyor. Türkiye’den 5000 ilkokul öğrencisi bu teste katılmış. Alınan sonuçlara göre Türkiye, 35 ülke arasında 28. olmuştur.
İŞTE GERÇEK BUDUR VE BUKADAR VAHİMDİR. DAHA BEKLEYECEK ZAMANIMIZ MI VAR? Bir an önce bu işin gereği yapılmalıdır.
. Türkiye’deki eğitim sistemi kısa vadeli parti çıkarlarından uzak olarak incelenmeli, temelden değiştirilmelidir.
- Tamgün eğitime geçilmelidir.
- Eğitim sistemleri başarılı sonuçlar veren ülkelerin deneyimleri incelenmeli, ülke koşullarına uygun olanlar Türkiye’de de uygulanmalıdır.
- Sınıflardaki öğrenci sayıları ilk aşamada 30, daha sonra 20’ye düşürülmelidir.
- Öğretmen yetiştirme sistemi değiştirilmelidir.
- Okullarda okuma sevgisini ve alışkanlığını geliştirici yöntemler bulunup uygulanmalıdır.
- Ezberci, aktarmacı eğitim metotlarına son verilmelidir.
- Okullar öğrenciler ve öğretmenler için sıcak, sevimli, çekici bir biçime getirilmelidir. Öğrenci okulunu sevmelidir. Veli okula güvenmelidir.
- Eğitim, ticaret ve kâr aracı olmaktan kurtarılmalıdır.
- Daha önce Köy Enstitüleri’nde ve öğretmen okullarında uygulanmış olan her öğrenciye bir müzik aleti programı yeniden hayata geçirilmelidir.
- Temel eğitimde sanat eğitimine özel önem verilmelidir.
- İlkokullardan başlayarak öğrenciler doğal bilimlere özendirilmeli, üniversiteler ile ilkokullar arasında bu alanda ortak programlar yürütülmelidir.
- Öğrencilerin beyin gelişmelerini bozan, insan beyninin özgürleşmesini önleyen her türlü şartlamalara son verilmelidir. Statükodan uzak gelişimine uygun sisteme geçilmelidir.
KISACASI “Her birey önemlidir” anlayışı ile İNSANI MERKEZLEYEN, ÇOCUKLARIMIZA GÜVEN DUYDUĞUMUZ, ONLARIN YETENEKLERİNİ ÖNE ÇIKARAN, KOŞARAK COŞKU İLE OKULLARINA GİDECEKLERİ SİSTEM İSTİYORUZ…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder