Balıkesir’de hepimizin hayali
var. Kişisel isteklerimizin dışında yaşadığımız şehrin imkânlarının artması,
Eskişehir gibi modern kent olmak hepimizin hayalidir. BÜYÜKŞEHİR olduk.
Bekliyoruz. Algımız değişmez ise büyük
kasaba oluruz. O kadar…
Derviş kaşıkları hikâyesinde
olduğu gibi "Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı
düşünürse o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi
tarafından doyurulacaktır. “Demek istediğim. Ben yaşadığım kent için ne
yapabilirim, Kentin büyümesi için ben ne yapabilirim. Bakış açısı ile bizlerin
şehir önderlerine destek olmamız gerekir.
Kentin fiziksel gelişmişlik
düzeyinin yükseltilmesi suretiyle yaşam kalitesinin artırılması ve kentin
ekonomik-sosyal-kültürel aktiviteler için gerekli alt ve üst yapı donanımına
sahip olması için kimler nasıl projeler üretiyorlar. Biz ne yapabiliyoruz.
Yerel kültürel değerlerin
korunması ve sosyal dayanışmanın güçlendirilmesi temin edemez isek, nasıl
sinerji yaratılabilir.
Ekonomik refah seviyesinin ve
yerel girişimcilerin rekabet üstünlüğünün artırılmak için çalışılmalıdır. Balıkesir’in
kendisine özgü, yerelde üretilen ürün ve kaynakların daha iyi pazarlanmasını
sağlayarak yeni fırsatlar yakalanmalıdır. Yerli girişimcilerin teşviki ve dış
yatırımcıların kente gelmesinin temini için çabalar üst düzeyde
desteklenmelidir.
Sahi hayaliniz, pardon hedefiniz
var mı? Çevrenizde eleştirilerden başka,
olumlu hedefi olan “BALIKESİR GELECEK HAYALİ” için çalışan heyecan duyan insan
sayısı yeterli midir?
İnsan Odaklı kalkınma politikalarının
uygulanabilmesi için, bireysel girişimler desteklenmeli; ama bireylerin
girişimcilik kapasitelerinin de geliştirilmesi için sosyal politikaları devreye
sokulmalıdır. “Balık vermek değil, balık tutmayı öğretmek” anlayışı üzerine
sosyal politikalar bina edilmelidir.
Şehirleri
yaşatan sahip oldukları iş imkânları ve rahat yaşam koşullarıdır. Çağımızda her
şehir kalkınmak ve ileri gitmek için sanayi ve ticarette gelişmeyi ve daha çok
iş imkânın yaratılmasını ve şehrin gelir kaynaklarının artırılmasını hedefler.
Şehrin insanlarının daha iyi şartlarda iş bulması ve gelecek nesiller için iş
fırsatların artırılması, bir ölçüde şehrin sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için
arzulanan bir durumdur.
İnsan ömrünün sonuna kadar
ulaşmak istedikleriyle, ulaşamayıp fırsatı kaçırdıkları arasında bocalar durur
çoğu zaman. Yaşlı insanlarla konuştuğumuzda duyarız genellikle: “keşke öyle
yapmasaydım, keşke şunu söylemeseydim” diye. Ama artık iş işten geçmiştir,
yapacak bir şey kalmamıştır. İşte sevgili dostlar bir kısmımız için yapacak bir
şey kalmamıştır. Bir kısmımız için hala
yapacak şeyler vardır, bir kısmımız içinse daha, yapacak çok şey vardır.
Sahi hayaliniz, pardon hedefiniz
var mı?
Sonuç
olarak hayallerinizi sadece düşünüyor ve ulaşmak için çaba harcamıyorsanız adı
üstünde bu bir hayaldir ve hep öyle kalacaktır.
Ancak hayallerinizi
gerçekleştirmek için çaba gösteriyorsanız, hayalleriniz hedef olmuştur artık ve
hedeflere nasıl ulaşılacağı da bellidir:
Plan, uygulama, kararlılık ve
sabır, içinde büyükşehre doğru herkes üzerine düşeni yapacaktır. Yapmalıdır.
Kentin büyümesi için ben ne yapabilirim. Bakış açısı ile şehir önderlerine
destek olmamız gerekir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder